Davetten Hidayete


Rasulullah as, Hayber Savaşı sırasındaydı,

Sancağını gösterip şöyle haykırdı:

Bu sancağı yarın bir zata vereceğim,

Rabbimden Hayber'in Fethi’ni nasip etmesini dileyeceğim.

 

Hazreti Allah onun eliyle

Hayber’i fethedecek ,ettirecektir.

O zat Hz.Allah ve Rasulü’nü çok sever;

Allah ve Rasulü de o zatı çok sever.

 

Herkes bu müjdelenen ödülü,

Övülen şahıs olmayı ister.

Gece boyu o kişi merak konusu oldu.

Acaba o nasipli Mümin kim oluyordu.

 

 

-Rasulullah as, Ali bin Ebu Talip nerede, dedi?

-O ,gözlerinden rahatsız, diye cevap verildi.

Ali’ye birini gönderin, gelsin diye buyurdu.

Bunu öğrenen Hz.Ali, huzura gelip hazır bulundu.

 

Rasulullah, Hz.Ali'nin gözüne okudu, üfledi.

Şifa bulması için Rabbine dua etti.

Allah'ın izniyle Hazreti Ali'nin gözü iyileşti.

Hz.Muhammed (sas)sancakla görevi ona teslim eyledi.

 

Hz.Ali, dönüp Rasulullah'a sual eyledi.

Müslüman oluncaya kadar savaşacak mıyım ?

Rasulullah,sırayla ve tane tane anlattı.

Her Müminin uyması gereken yol haritasını verdi.

 

Onların yanına yavaşça yaklaş baskına gitmiyorsun,

Ağır ağır yürüyeceksin,

İslam'ı anlatacak onları güzellikle davet edeceksin,

Sevgiyle, şefkatle, yumuşaklıkla daveti sürdüreceksin.

 

Kullarından Allah'ın hakkını isteyeceksin,

Yapmaları gereken yükümlülükleri söyleyeceksin,

Bunları seçip seçmeme de serbest bırakacaksın,

Zira insanlar üzerinde cebren iş yaptırılacak zorba değilsin.

 

Allah'ın hidayetini bulursa birisi vesilenle,

Senin için çok kıymetlidir kırmızı develerden de bile,

Üzerine güneşin doğup battığı her şeyden hayırlıdır;

İmana kavuşması Allah'ın izni,senin vesilenle.

 

 

Dipnot: Hadis-i Şerif,Buhari,Fedailü’s Sahabe,9;Müslim, Fedailü’s Sahabe34



Selam dua ve muhabbetlerimle...