Çocuğun ilk başta etrafında aile var. O yüzden çocuktan böyle çok yüksek beklentiler olmaması lazım. Çok yüksek beklentiler varsa bile bunun sezdirilmemesi gerekiyor. Çocuğun belli bir başarısı var. Bu çalıştıkça artacak. Bunun artmaması için hiçbir neden yok. Çocuk çalışmayabilir, o tür durumlarda yardım alınabilir. Ama bunun dışında çocuk çalışıyorsa, çalıştığı halde başarılı olamıyorsa burada bambaşka şeyler vardır. Bir çok şey duyuyoruz, testlerde çok iyi ama sınav günü olmadı, kendi çözdüğünde çok iyi ama sınava girdiğinde dershanede bile olsa onda başarılı olamıyor. Bu sınav kaygısıdır, değerlendirilme kaygısıdır. Ya kazanamasam gibi bir düşünce vardır bunlar çocuğu geri çeker engeller. Bilse bile gösteremez. Çalışmaya bir çocuğa dersiniz ki daha fazla çalışsın, ama çalıştığı halde gösterememek hem çocuk için kötü hem de çocuğun başarısını çok olumsuz etkiliyor. Mümkün olduğu kadar stresi azaltmak gerekiyor. Stresi azaltmak da kesinlikle sınavla olmaz, sadece sınav dediğimiz zaman bir seneni askıya al sınava hazırlanıyorsun her şeyi sonra yaparsın dediğimizde o sınavı biz onun kafasında o kadar büyütüyoruz ki, başka alternatif kalmıyor. Burada bir çok çocukla görüşüyoruz, sonraki sene girersin hayatın sonu değil dediğimizde, hayır hayatın sonu, sonraki sene giremem, başka bir alternatifim yok diyor. Ya hep ya hiç dediğinde ister istemez kaygısı çok yüksek oluyor. Bu da başarısını etkiliyor.
“Aileler anlayışlı olmalı”
Özgüveni düşürecek davranışlardan kaçınmaları lazım. Nedir bu? Onları çok fazla eleştirmek, ya da başarısızlıklarını çok abartarak yüzlerine vurmak. Başarısız olduğunu çocuk kendisi de biliyor. Çocuk diyoruz ama yaşları da ilerlemiş insanlar. Üniversiteye gidecekler, bir çoğu ailelerinden ayrılacaklar, 4 – 5 yıl kendi ayakları üzerinde duracaklar. Bir çok şeyle yüzleşecekler. Çocuklara bunun bilincinde davranmak lazım. Onlar artık bir birey olma aşamasındalar. Meslek seçiyorlar, üniversite sınavlarının sonucunda. Bu bilinçle yaklaşmak lazım. Her şeyin sonu değil aileler de buna göre davranmalı. Bir çok tehdit duyuyoruz, bu sene kazanamazsan bir daha göndermeyeceğim. Tabi ki ailenin imkanı olmayabilir, o durumda tamam. Ama bir çok aile bunu bu sene halletsin diye düşünüp böyle diyor. Bu da çocuğa ekstradan yük bindiriyor. Bu durumda çocuk başarılı olacaksa bile geri çekilebiliyor. Ailelerin daha anlayışlı olmalı, destek olduklarını belirtecek şekilde davranmaları gerekiyor. Bir çok çocuk kazanamadığı takdirde ailesinin sevgisinin azalacağını düşünüyor. Bu çok olumsuz bir şey. Bir başarısı insanı var etmiyor ki, o bir birey olduğu için, sizin çocuğunuz olduğu için zaten değerli. Başarılı olsa da değerli, olmasa da değerli bunu arttıracak, azaltacak bir durum değil aslında. Ailelerin bunu ayırt etmesi gerekir. Çocuk bilmeli ben elimden geleni yapacağım ailem de benim arkamda olacak. Ben kazanırsam onlar mutlu olacak, ben kazanmazsam da benim yanımda olacaklar bana desteklerini devam ettirecekler. Bu hayatın sonu değil, bunu çocuğun bilmesi gerekiyor.