Reklam
Reklam

“Şanlıurfa ihracatında daralma oldu”

Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası (ŞUTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Halil Peltek, “Irakta 2002 yılında, Suriye'de ise Mart 2011'de başlayan ve milyonlarca insanı mülteci durumuna düşüren iç savaş ve kaos ortamı, muhtemelen II. Dünya Savaşı’ndan sonra yüzyılımızın en büyük trajedilerinden biridir. Ülkemizde, bölgemizde ve Şanlıurfa’da üretilen ürünlerin önemli bir kısmı bu iki ülkeye ihraç ediliyordu. Bunun sonucu olarak da ihracatımızda ciddi bir daralma oldu” dedi.

“Şanlıurfa ihracatında daralma oldu”

Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası (ŞUTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Halil Peltek, “Irakta 2002 yılında, Suriye'de ise Mart 2011'de başlayan ve milyonlarca insanı mülteci durumuna düşüren iç savaş ve kaos ortamı, muhtemelen II. Dünya Savaşı’ndan sonra yüzyılımızın en büyük trajedilerinden biridir. Ülkemizde, bölgemizde ve Şanlıurfa’da üretilen ürünlerin önemli bir kısmı bu iki ülkeye ihraç ediliyordu. Bunun sonucu olarak da ihracatımızda ciddi bir daralma oldu” dedi.

“Şanlıurfa ihracatında daralma oldu”
10 Ekim 2019 - 12:51
Reklam

Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası (ŞUTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Halil Peltek ile Şanlıurfa ekonomisi, Şanlıurfa'nın sanayisi ve ticaret alt yapısı, öne çıkan sektörleri,  ŞUTSO’nun, hükümetten beklenti ve talepleri çerçevesinde bir söyleşi gerçekleştirdik.

Gerçekleştirdiğimiz söyleşiyle Şanlıurfa ekonomisine geniş bir perspektiften bakma imkânımız oldu. İşte, Şanlıurfa ekonomisiyle ilgili önemli bilgilere de ulaştığımız söyleşimizin detayları…

KENT İHRACATI KÜÇÜLDÜ

Şanlıurfa özellikle 2011 yılında Suriye’de patlak veren iç savaştan en çok etkilenen illerden biri oldu. Suriye Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ülkelerin başında geliyor ve bu ihracatın büyük bir bölümü ise Şanlıurfa’da bulunan sınır kapılarından yapılıyordu. Yaşanan iş savaştan sonra güvenlik nedeniyle sınır kapılarının kapanmasıyla beraber özellikle Şanlıurfa ihracatında bir küçülme durumu oldu.

Öncelikle, Şanlıurfa ekonomisinin genel durumu hakkında bilgi alabilir miyiz?

Ağırlıklı olarak tarıma dayalı olan Şanlıurfa ekonomisinde enerji, turizm ve hayvancılık da önemli sektörlerdendir. Tekstil ve Gıda sektörünün toplam imalat sanayi içerisindeki payı yüksek. Türkiye’nin en büyük, dünyanın ise sayılı büyük çiftliklerinden olan Ceylanpınar Tarım İşletmeleri de ilimiz sınırları içerisindedir. Ülkemizdeki küçükbaş hayvanların çok önemli kısmı Şanlıurfa’da yetiştirilmektedir. Atatürk Barajı hidroelektrik santrallerinde üretilen elektrik ile ülkenin elektrik ihtiyacının önemli bir kısmı karşılanmaktadır. Şanlıurfa’da sanayi, ağırlıklı olarak tarıma dayalı sanayidir. Yine Atatürk Barajında yürütülen balıkçılık faaliyetlerinin Şanlıurfa ekonomisine katkısı da azımsanmayacak boyuttadır.

Şanlıurfa’nın ülke ekonomisine sağladığı katma değer üzerine neler söylersiniz?

Bildiğiniz gibi dünya ekonomisinde siyasi ve ekonomik sarsıntıların etkileri 2019 yılında da sürdü. Bu dönemde, kentimizin iş dünyası temsilcilerini oluşturan üyelerimizin özverileriyle küresel pazarlardaki sorunlar, iç pazar ağırlıklı bir ticaret modeli ve farklı pazar bulma stratejileri geliştirilerek bertaraf edildi. Bu durum da ülke ekonomisine ciddi katkılar sağlayan katma değerler olarak değerlendirilebilir.

İhracatımızın yoğun olarak yapıldığı Irak ve Suriye’de yaşanan olumsuzlukların, Şanlıurfa ekonomisine yansımaları ile ilgili neler söylersiniz?

Irakta 2002 yılında, Suriye'de ise Mart 2011'de başlayan ve milyonlarca insanı mülteci durumuna düşüren iç savaş ve kaos ortamı, muhtemelen II. Dünya Savaşı’ndan sonra yüzyılımızın en büyük trajedilerinden biridir. Çünkü bu iç savaş ve karışıklık ortamı, iki ülkenin de coğrafi ve toplumsal bütünlüğünü bozdu.  Ülkemizde, bölgemizde ve Şanlıurfa’da üretilen ürünlerin önemli bir kısmı bu iki ülkeye ihraç ediliyordu.  Bunun sonucu olarak da ihracatımızda ciddi bir daralma oldu.

Son yıllarda, Şanlıurfa sanayi ve ticaret ortamında ne gibi gelişmeler yaşandı, neler değişti?

Şanlıurfa, sanayi ve ticaret açısından özellikle son yıllarda hükümetimizin verdiği teşvikler ve potansiyelleri yönüyle bir cazibe merkezi konuma gelerek önemli bir gelişme kaydetti. Açılan modern sanayi tesisleri ve Hilvan civarında kurulan yenilenebilir enerji yatırımlarıyla öne çıkan ilimizde Limak, Pınar, Hilton, Dedeman, Kayen, Subor, Hakan Plastik, Turkcell, CMC ve Aksa Enerji gibi ülkemizin önde gelen firmaları yatırımlar yaptı. Ancak hala çok büyük yatırım potansiyeli olan Şanlıurfa’da Tarım ve Hayvancılık, Tekstil, Gıda, Lojistik, Yapı Malzemeleri ve Kimyasalları, Yenilenebilir Enerji ve Turizm alanlarında yatırım yapılabilir.

Ticaret ve Sanayi Odası olarak, üyelerinizin sorun olarak gördüğü durumlardan bilgi verebilir misiniz?

Finans’a erişim, banka kredileri, iç ticaret ve dış ticarette yaşanan daralma ile rekabet şartları gibi hususlar, tüm Türkiye’de olduğu gibi ilimiz iş dünyası temsilcilerinin de sorun olarak gördüğü konuların başında geliyor.

Hükümetin tarımsal, ticari ve sanayi yatırım alanlarında verdiği destek, kredi ve teşvikleri yeterli görüyor musunuz? Ek olarak tavsiye ve beklentileriniz var mıdır?

Ülkemizde başta Kalkınma Ajansları, KOSGEB, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu, Tarım İl Müdürlüğü, Tarım Reform Genel Müdürlüğü gibi kamu kurumları, tarımsal, ticari ve sanayii yatırımlarına teşvik destekleri ve krediler veriyor. Yatırımcılar bu kurumlardan aldıkları desteklerle işlerini kuruyor ve büyütüyor. Küresel sorunlar nedeniyle ekonomik olarak zor günler geçirdiğimiz bu günlerde, yatırım teşviki için hibe ve destekler arttırılmalı diye düşünüyorum.

Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası olarak, 2020 yılında Hükümetten beklenti ve talepleriniz nelerdir?

Hükümet, iş dünyasından gelen taleplere, önerilere son derece dinamik şekilde reaksiyon gösteriyor. Bu durum biz iş dünyası temsilcilerini, son derece memnun etmekte. 2019 yılı, özellikle son 3 ayda alınan ve dengeleme, istikrar içeren sürecin neticelerini gördüğümüz bir dönem oldu. Bu açıdan her ne karar iş dünyası zorlanmış olsa da 2020 yılına daha iyimser bir yaklaşımımız var. 2020, bir dengelenme yılı olarak üretici için daha pozitif yıl olacağını bekliyoruz. Bu da üretim sahalarının ve istihdamın artışı demek. Dolayısıyla ekonomik döngünün yeniden ivme kazanması demek. Ayrıca, döviz ve enflasyonla etkin şekilde mücadele de bu anlamda reel sektörün önünü açmaya devam edecektir.

Beklentimiz, uzun vadeli ve ekonomiyi canlandırıcı nitelikteki yatırımlar ile hibe, destek ve teşvik uygulamalarının arttırılarak özellikle KOBİ’lerin yararlandırılması. Bu olumlu adımlar vatandaşlarımızın üretim ve yatırım isteğini artırarak gelir dağılımına olumlu etki sağlayacaktır.

Şanlıurfa’nın son 10 yılı ve gelecek 10 yılı ile ilgili analiz ve öngörüleriniz nelerdir?

Şanlıurfa, özellikle son 10 yılda tarım ve tarıma dayalı sanayi tesisleri, turizm, çağrı merkezi, yenilenebilir enerji yatırımları ile son bir yılda ise hazır giyim ve ayakkabı üretim yatırımları öne çıktı. Bu yatırımlar yeni istihdam alanları oluştururken il ekonomisine de çok ciddi katkılar sağladı. Önümüzdeki 10 yılda ise imalat sanayi yatırımları ile yine turizm, eğitim ve sağlık sektörü yatırımlarının artacağını öngörüyoruz.

Röportaj/Haber: İbrahim Halil ASLAN-Mutlu GÜNEŞ Şanlıurfa Olay gazetesi

YORUMLAR

  • 0 Yorum