37. Olağan kongresinden sonra CHP’nin gündeme getirdiği ve Kürt sorunu için başlatacağı çözümün, Kürt kamuoyunda değerlendirilmesi bu yöndedir. Kürtler sağ partiler kadar CHP ile güçlü bir ilişkiye sahip değillerdir. Kürt nüfusunun hatırı sayılır bir bölümü muhafazakâr partilere daha yakındır. Yerel yönetimlerde Kürtlerin, CHP’ye verdiği oyların kalıcı olmadığı sadece hükümetin elini güçsüzleştirmek amacı ile siyasi bir taktikle yapılan bir süreç olarak değerlendirilmektedir. Bu zemin her ne kadar hükümet karşıtlığı olarak Kürtleri, CHP ile bir safta buluştursa da gerçek anlamda bir ittifakın zeminini oluşturmamaktadır. CHP’nin gelecek seçimlerde kazanımlarını garantilemek ve ittifakı korumak için Kürtlere karşı çekimser politikaların bitirilmesi ve kamuoyuna açık bir masanın kurulması gerekir. Millet ittifakında da görüldüğü gibi HDP şahsında Kürtlerden yana olmayan seçmenlerin tercihleri göz önünde bulundurularak CHP’nin olası bir çözüm süreci için sadece Kürtlerin rızasıyla yetinmeden genel bir kamuoyu rızası alınarak olası çözüme başlanılmalıdır. Öte yandan Kürtler CHP’nin geçmiş politikalarıyla kapanmamış yaralara sahip. CHP geçmişte Kürt sorunuyla ilgili atılmış hiçbir parti kadar bu doğrultuda rahat bir adım atamaz. CHP geçmiş politikalarından dolayı kurulacak bir masada hem kendi içinde hem de Kürtlerin ciddi sınanmalarıyla karşı karşıya kalacaktır. Ancak CHP’nin atacağı adımlar Kürt sorununu çözmekle birlikte parti geçmişiyle barış mahiyetinde atılan bir adım olarak düşünülürse, Kürtler karşısında CHP’nin elini politik bir yaklaşımdan daha çok güçlendirecektir. Bu doğrultuda CHP’nin sadece secim arifesinde dile getirdiği bir yaklaşımın dışında parti ile Kürtler arasında barış istemesi, Kürtlerin tüm taraflarından büyük bir destek görebilir. Sosyo kültürel olarak ta Kürtler barış geleneklerine büyük bir önem vermektedirler. CHP’nin politik yaklaşımı tüm Kürtler nezdinde samimi bir barış yaklaşımı kadar önem bulamaz. Neticede bölgede yakın bir zaman önce bitirilen çözüm sürecinin enkazı dururken bu temelde Kürt sorunun askeri çözüme indirildiği bir dönemde, geçmişiyle barış sağlamaya gelen bir parti ile siyasi taktikle gelen bir partinin muhakkak ki farkı Kürt kamuoyu tarafından ayırt edilecektir. CHP, Kürtlerle bir barış sağlamadan önce Kürt sorununu çözmeye çalışması yine Kürtlerin sosyo kültürel yaklaşımlarından uzak olduğu için umduğu bir desteği Kürtlerde görmeye bilir. Bu noktada CHP’nin elini güçlendirecek yaklaşımlarla sahaya çıkması oldukça önemlidir.
YORUMLAR