Reklam
Reklam
Hüda Par ve Kürt Milliyetçiliği
Mustafa Tosun

Mustafa Tosun

Hüda Par ve Kürt Milliyetçiliği

09 Ocak 2021 - 00:04

    Daha önce bu başlıktaki yazımı güncelleyerek yeniden paylaşma gereği duydum.

     Hüda-Par kürt nüfusun etkin olduğu bölgede ortaya çıkan siyasi bir harekettir. Ancak yelpazesi ülkenin ve hatta dünyanın tümüdür. Kürt milliyetçileri ise bunun farkında olmayarak onları dar bir alana hapsetmek istiyorlar. Bu nedenle de acımasız eleştiriler yapıyorlar. Hüda-Par bu eleştiriler karşısında vakarını bozmadan ilerliyor. Kürt meselesinin Türkiye’deki yansımasına da bîgane kalmayan Hüda-Par, yüksek sesle bu konuda görüşünü ortaya koymaktan da asla çekinmemektedir. Özellikle ülkenin nüfusunun nerdeyse yarısı olan kürt nüfusun anadilinin resmi dil ve eğitim dili olması ve Kemalist rejimin zulümleri konusunda görüşlerini net bir şekilde ortaya koymaktadır. Ama tabi kürt milliyetçileri bunlarla tatmin olmuyorlar. Bundan dolayı da Hüda-Par’ı ağır eleştiriye tabi tutuyorlar. Hüda-Par, milliyetçi sapmanın travmatik psikolojisinin farkında ve istikametini belirlediği akidesi onu bu travmatik sapmadan korumaktadır.

     Hüda Par aynı zamanda Pkk terörüne karşı da tavrını net bir şekilde ortaya koymaktadır. Bu tavrın dayanak noktası İslami şuurdur. Milliyetçilik zokası yutulmuş olsaydı Pkk ve türevleri bir şekilde tolere edilirdi. Ama Hüda-Par bu zokayı yutmamıştır ve buna direnmektedir. Ki Pkk’nın derdi kürtlerin fıtri haklarının ötesinden ideolojik anlamda İslam düşmanı bir yapıda olduğu herkesçe malumdur. Müslüman ümmetin ırkçılık ve ideolojik sapmalarla zelil olduğu şu zaman diliminde Hüda-Par kendini korumaya ve bu virüslere karşı derman üretmeye çalışan siyasi bir harekettir.

     Ümmet coğrafyaları arasında hiçbir ayrım yapmayan bu siyasi hareket, ümmet için umut olma özelliğini korumaktadır. Kürt milliyetçileri Arakan, Filistin, Doğu Türkistan gibi ümmet coğrafyalarını duydukları zaman kırmızı renk görmüş gibi olsalar da Hüda Par bunlardan asla çekinmemektedir. Mazlum ümmet coğrafyalarını yer yer gündemine almaktan asla kaçınmamaktadır. Bu vizyonuyla ümmet için umut olan bir siyasi hareket olduğunu yeniden vurgulamış olalım. Türkiye sisteminde başat olan batıcı/seküler Kemalist rejimin asimilasyonuna karşı yerel bir hareket olma özelliği Hüda-Par’ın alamet-i farikasıdır.

     Kürt milliyetçilerinin çevre ülkelere karşı daimi düşman gözüyle bakması (taklid ettikleri türkler gibi) Hüda-Par’ın ümmetçi vizyonuna etki etmemektedir. Zira Hüda-Par, ümmetin başına gelenlerin farkında. Batıcı, ulusalcı sapmanın yüzyıl önce bu topraklara kabus gibi çökmesi sonucu ümmet paramparça edilmiş bir halden bugüne gelmiştir ve hala da bu sapmanın zararlarını yaşamaktayız. Arapların arap merkezli devlet kurması sadra şifa olmadığı gibi Türklerin türk merkezli devlet kurması yine sadra şifa olmamıştır. İşte Hüda Par bu tarihsel sürecin farkındadır. Kürt nüfusun başına gelen zulümlerin sebebi olan milliyetçilik, kürtler için kurtuluş yolu olamaz. Fıtri düzeyde kavmî özelliklerini korumanın dışında sahte milliyetçi kutsallar icad ederek adeta türklerin ve arapların izinden gitme çabasına karşı direnmektedir Hüda-Par.

     Hüda Par yeni bir siyasi hareket (50 yıllık partilere göre). Elbette ki tabanının genişlemesi için zaman ihtiyacı vardır. Müntesiplerinin bu konuda azimli ve sebatkar olduğunu düşünüyorum. Zira bu siyasi hareket, manevi dinamiklerini inancından, akidesinden almaktadır. İnşaallah bu konuda istikamet krizi yaşamadan ümmetin maddi ve manevi terakkisine hizmet eder.

     Hüda Par son olarak İran-cılık konusunda eleştirilmektedir. Bu eleştiriyi yabana atmamakla beraber etiket olarak yapıştırılmasını da insaf dışı görüyorum. Hüda-Par, ümmet kaygısıyla hareket ettiği için şii-sunni ayrımını katı bir şekilde düşünmemektedir. Bu konuda inşallah daha da güven verecektir ümmete. Ümmetin gücünü kemiren iki virüsten biri mezhepçiliktir, diğeri ise menfi milliyetçilik. Hüda-Par bunun farkındadır. Yönetecekleri insanlar için hizmet üretme potansiyeli taşıyan bu hareket maalesef bu iki virüsle de mücadele etmektedir.

     Hüda-Par tüm ülkeyi kapsayan bir siyasi hareket vizyonunu geliştirme sürecinde cemaat düzleminin üstüne çıkmayı da başarmalıdır. Yani bu siyasi hareketin içerisinde Müslüman toplumun farklı kesimleri de uyumlu bir şekilde siyaset yapma zemini elde etmelidir. Salt cemaat kökenli kalmak gelişimin önünde bir engel olabilir.

     Özetle bu siyasi hareket, batıcı/seküler türk ve kürt merkezli milliyetçi sapmalar karşısında “iki yanlış bir doğru etmez” mantığıyla ve ümmet ve insanlık vizyonu ile siyasi hareketini sürdürecektir inşallah. Elbette ki manevi gücünü akidesinden alarak… Rabbim yolunu açık eylesin.


(Bu yazıdaki görüşlerim, sivil bir şekilde kendi penceremden Hüda-Par’ı okumadır.)  
    
 

YORUMLAR

  • 6 Yorum
  • Mustafa Elden
    3 yıl önce
    Dilinize sağlık çok güzel tespitler.
  • Salih sarsılmaz
    3 yıl önce
    Ağzınıza sağlık çok güzel dile getirdiniz Allah razi olsun
  • Osman garip
    3 yıl önce
    Tarafsiz pencereden huda par i oldugu gibi anlayan ve anlatanlara selam olsun
  • Hıdır Turan
    3 yıl önce
    Ben hudaparcı değilim fakat antalya il teşkilatında tanıdığım çok değerli insanlar tamda anlattığınız gibi bu ilkeleri yaşıyor ve taraftar bulmak içinde çaba harcıyorlar kamuoyunda parti için aynı ideallar var. Bende o bölgenin insanıyım bizleri türk toplumu hdp yle ilişkilendiriliyor buda ayrı bir sorun benim esas anlatacağım şu Akp ikdidarı refaransları islam fakat derdi ikdidar ve türklerin hakim olduğu ikdidar buda ayıp ve günah şayet derdi hdpden ve terörden kurtulmaksa sizin gibi değerli ve samimi insanları kamuoyuna tanıtıp kürtlerin bölünme diye bir derdi olmadığını faşist düşüncelerden uzak olduğunu görsel ve yazılı basında fırsatlar verse daha iyi olur diyorum bence bu son gündemde hüdaparla görüşmeyi samimi bulmuyorum kendi geleceği endişesi var.
  • Abdulbari Duman
    3 yıl önce
    Hay Allah razı olsun
  • Sadullah
    3 yıl önce
    elinize, kaleminize sağlık. gayet yerinde ve gerçekçi bir yazı.