Reklam
İlişkiler...
Perihan Taşdemir Taylı

Perihan Taşdemir Taylı

İlişkiler...

18 Eylül 2025 - 13:47

İlişkiler... 

Hepimiz mükemmel bir ilişki hayal ederiz. Fakat hakikat şudur ki, her birimiz yanımızda kusurlu bir temel getiririz.
İlişki konseptimizi kurgularken, farkında olmadan kırık ve yamalı tuğlalar kullanırız. Sevdiğimiz kişiyi bu konsepti yaşamaya davet ederken, onun da kendi yaraları, alışkanlıkları ve kusurları olduğunu gözden kaçırır; kendi kusurlarımıza sessizce uyum göstermesini bekleriz.

Bilinçsizce beklentilerimizi yükseltiriz. Dolu sandığımız evimizde aslında boşluklar vardır ve bu boşluklara göre kurallar koyarız. Sonra da sevdiğimizin bu modele tam olarak uymasını isteriz. Oysa o da kendi evini, kendi duygularını, kendi geçmişini beraberinde getirmiştir.

Bir ilişkinin gerçek manada yürümesi, iki insanın eski evlerinden en iyi tuğlaları seçip birlikte yeni bir yuva inşa etmesiyle mümkündür. Bu yeni yuva, mükemmel olmayacaktır; hala eksikler ve kusurlar olacaktır. Ama o yuva “bizim”dir ve orada kendimizi evimizde hissederiz.

En büyük tuzak, karşımızdakini kendi konseptimizden taviz vermeye zorlamaktır. Bu, sevginin değil, egonun talebidir. Herkes kendi temellerine sarıldığında gerginlik ve anlaşmazlık kaçınılmaz olur. Oysa teslimiyet, iki tarafın da elindeki en iyi tuğlaları ortaya koyması ve ortak bir ev hayali için gönüllü çaba göstermesidir.

Sağlam bir ilişki kurmak, mükemmelliğe ulaşmak değildir; anlamlı ve doğru bir şey inşa etmek için emek, anlayış ve özveri göstermektir. Başarılı bir ilişki, yalnızca sevgi duygusuyla değil, sevgiyle kurulan bilinçli bağlarla sürdürülür. Karşılıklı çaba ve şefkat, kalıcı sevginin anahtarıdır.

İlişkiler, teslimiyetin en derin imtihan alanıdır. Partnerin, eşin ya da sevgilin, senin içindeki yaraları görüp şifalandırmak için değil, kendi yolculuğunu yürümek için yanındadır. Onu değiştirmeye çalışmak yerine, onun varlığında kendi nefsini terbiye etme, kendi yüreğini arındırma fırsatını gör.

Gerçek sevgi, “Beni tamamla” demek değil; “Beraber büyüyelim” diyebilmektir. İki insan birbirinin eksikliklerini yargılamak yerine, birbirinin ham taraflarını yoğurmayı seçtiğinde aşk bir ibadete dönüşür. Bu yüzden ben, aşkı bir terbiye ve tefekkür alanı olarak görüyorum. İki insan el ele verip birbirini yüceltmeye niyet ettiğinde, ilişki sadece bir beraberlik değil, ruhların ortak bir secdesi olur.

Ve hatırla: Ev, taş duvarlarla değil; anlayış, sabır, merhamet ve şükürle örülür. Gerçek yuva, kalbin sükûna erdiği yerdir.

Y’ol’umuz her daim sevgiye çıksın, Can’lar…

Peri'han Taşdemir... 
... 
.. 
.

YORUMLAR

  • 0 Yorum