Zeki Yıldırım, barışı sadece silahların susması değil, aynı zamanda adaletin konuşması, halkların birlikte yaşama iradesi ve eşit bir gelecek için en önemli fırsat olarak tanımladı.
"Barış, bu toprakların ahlaki ve insani vicdanıdır"
Zeki Yıldırım, yaptığı açıklamada barışa dair şu ifadelere yer verdi:
"Türkiye’de yeniden esmeye başlayan barış havası, bu toprakların en derin, en haklı ve en ahlaklı özlemidir. Barış; halkların birlikte yaşama umudunu, kardeşçe bir geleceği ve her yönüyle iyiye doğru ilerleyecek bir Türkiye’nin yegâne şansını temsil ediyor."
"Barışı savunmak hâlâ cesaret istiyor"
Yıldırım, ülkede barışı savunmanın hâlâ ciddi bir cesaret gerektirdiğini vurgulayarak şunları söyledi:
"Bu ülkede barışı savunmak, ne yazık ki hâlâ büyük bir cesaret istiyor. Çünkü barışı isteyenler, yıllardır kelleyi koltuğa alarak konuştu. Buna karşılık savaştan, acıdan, kan ve gözyaşından nemalananlar, bu kirli düzenin devamı için ellerinden geleni yapmaya devam ediyor."
"Barış, ayrıcalık düzenine karşı halkların yeni başlangıcıdır"
Savaşın gölgesinde çıkar ve statü elde edenlerin barışı bir tehdit olarak gördüğünü belirten Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu savaşın elli yıllık karanlığında mevki, çıkar ve statü devşiren lanetli bir kesim var. Onlar için barış, sadece ayrıcalıklarının sonu anlamına geliyor. Ama biz biliyoruz ki barış, halkların kaderini yeniden yazacağı, yeni ve onurlu bir başlangıçtır."
"Barış, yalnızca silahların değil, adaletin konuşmasıdır"
Barışı sadece çatışmasızlık olarak görmenin yeterli olmadığını ifade eden Yıldırım, barışın adalet, özgürlük ve ifade hakkıyla tamamlandığında anlamlı olduğunu dile getirdi:
"Barış; yalnızca silahların susması değil, adaletin konuşmasıdır. Farklılıkların tehdit değil, zenginlik olarak kabul edilmesidir. Herkesin kendini özgürce ifade edebileceği, korkmadan yaşayabileceği bir ülkenin adıdır. Barışı savunmak, insan kalmanın ve insan kalabilmenin yoludur."
"Daha güçlü bir Türkiye ancak barışla mümkündür"
Zeki Yıldırım, barış sürecine katkı sunan herkese teşekkür ederek açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
"Bu süreci kalpten destekliyor, daha güçlü bir Türkiye’nin, daha eşit bir toplumun, daha huzurlu bir geleceğin ancak barışla mümkün olduğuna inanıyorum. Bu süreci başlatan, geliştiren, büyüten ve herhangi bir şekilde emek koyan tüm siyasi liderlere, partilere, meslek ve emek örgütlerine; barışı amasız, fakatsız kucaklayan halkımıza yürekten teşekkür ediyorum."
Zeki Yıldırım’dan barış çağrısı: “bu toprakların en derin ve en haklı özlemi barıştır”
Toplumsal meselelerde sergilediği duyarlı ve cesur duruşla tanınan Şanlıurfalı iş insanı inşaat mühendisi Zeki Yıldırım, Türkiye’de son günlerde yeniden canlanan barış umuduna güçlü bir destek verdi.

15 Mayıs 2025 - 00:00
YORUMLAR