Empati Toplumsal Duyarlılık ve Farkındalık Derneği tarafından 2023 Dünya Empati Günü Etkinlikleri kapsamında düzenlenen empati konulu etkinlikte konuşan Mor Afram Urfa Kilisesi Pastör’ü Eyyüp Badem, empatinin önemine dikkat çekti.

 

Etkinliğe konuşmacı olarak katılan Mor Afram Urfa Kilisesi Pastör’ü Eyyüp Badem, “Ne yazık ki, geleceğimiz olan gençlerimiz bu oyunlarla öğrendikleri tek şey  şiddet ve nefret içeren zehri yutmaktadırlar. Evininin içindeki odanın dört duvarının arasında şiddet ve nefret ile sevgisizlikle beslenmektedirler” dedi.

 

Konuşmasında özellikle geçlerin ve çocukların empati becerilerini geliştirebilecekleri ortamların olmadığına dikkat çeken Mor Afram Urfa Kilisesi Pastör’ü Eyyüp Badem, şunları dile getirdi:

 

“Sayın Empati Derneği Başkanı Eyüp Taha Siyahan’a bu tertiplediği organizasyon için teşekkürlerimi arz ediyorum. Empatinin sevgiyle daha sağlıklı insanlara buluşmasını diliyorum.
İlim ve bilim tüm dünyada nesilden nesile aktarılan birincil kültürel mirastır. Biz ilimle büyüdük. İlim insanlarda sevgi, başarı, güven, hoşgörü, eşitlik ve adalet gibi duyguları güçlendirir. Dolayısıyla duyguları ve aklı güçlenen insan ışıkta yaşar, çevresine ışık saçar. Işık karanlığı alt edemez.

 

Gençlerin empati kuracakları ortamlar yok

Bu yolu takip eden insanlarda böylece empati kurma becerileri insanda geliştiğini gördük. Günümüz çocuklarına ve gençlerine baktığımızda empati becerilerini geliştirebilecek ortamların olmadığını fark ettik. Günümüz toplumunun içinde kara deliklerin oluştuğunu, oluşan kara deliklerin toplumun ve bizim geleceğimizi yuttuğunu görmekteyiz. Arz edeyim

 

Toplum boş zamanlarının çoğunu sosyal medyada veya bilgisayar oyunlarında dört duvarın arasında tek başlarına, zamanlarını çevresinde olup bitenden habersiz olarak, heba ederek geçirdiklerini üzülerek görmekteyiz. Ne yazık ki, geleceğimiz olangençlerimiz bu oyunlarla öğrendikleri tek şey  şiddet ve nefret içeren zehri yutmaktadırlar. Evininin içindeki odanın dört duvarının arasında şiddet ve nefret ile sevgisizlikle beslenmektedirler. 

 

Yalnızlık gençleri uyuşturucuya sevk ediyor

Bu yalnızlık içerisinde bocalayan gençler uyuşturucuya, madde bağımlılığına özelikle sosyal ortamlarda akranlarını veya büyüklerini, ailelerini üzecek şekilde kötü davranışlar sergilemektedirler. İşte günümüzde bu gençler ilimden, bilimden, irfandan, sevgiden ve paylaşmaktan eksik yaşamaktadırlar. Üzülüyorum çocuklarımız için.  

 

Dünyada giderek daha çok sevgisizlikte ve empati kurmada fakirleşmiş bir dünyanın misafirleri olarak her geçen gün toplumda, ailede ve evliliklerde bozulmalara daha çok şahit olmaktayız . Yaşanan bu sosyal problemlerin temelinde ise sevgi ve bağışlama dilinin Empatinin eksikliğini görmekteyiz. Sevgi ve bağışlama dilini geliştirmeyen empatisini geliştirmeyen toplumlarda düşünce ve yürek  empati becerisi köreldiğini görmekteyiz.  Kafası eğitilirken, kalbi ihmal edilen neslin; kendisine ve insanlığa nasıl zarar verdiğini gazetelerden ve ekranlardan ve çevremizde görerek üzülerek seyretmekteyiz. 

Bu haliyle Ben’in nasıl olumsuzca büyüdüğüne ve Ben’in başka hayatlara akmadığına şahit olmaktayız. Ben kadar kötü bir beslenmenin dünyada olmaması gerektiğini anlıyoruz. Narsisliğin büyümesine de kötü beslenme sebep olmaktadır.

 

Empatinin geleceğe etkisine dikkat çekti

Empati ahlakın yapı taşıdır; hayatın Altın kuralıdır. İnsanların Altın Kurala uyması, kendilerini başkasının yerine koymalarının faydası olur. Çünkü toplumsal refahın, güvenin gelişmesi için bu yapı taşına yani Empatiye ihtiyacımız vardır. Aynı zamanda toplumsal başarılı ilişkilerin de önemli bir bileşenidir çünkü başkalarının bakış açılarını, ihtiyaçlarını ve niyetlerini anlamamıza yardımcı olur. Bu yöntemle yüreği sevgi dolu çocuklar yetiştirerek, Empatide gelişmiş çocuklara sahip olarak,  çocuklarımıza iyi bir gelecek bırakabiliriz.
Kişinin kendisini bir başkasının yerine koyması; bir başkası gibi hissedebilmesi, başka insanların duygularının, heyecanlarının ve davranışlarının farkında oluşu; diğerlerinin algılarını, düşüncelerini, duygularını, tutumlarını ve özelliklerini anlayabilmesi; onların zihinsel yaşantılarını, yaşanan olaylar karşısındaki bakış açılarını kavrayabilmesi; yaşamın onun için ne ifade ettiğini anlayarak, başka insanın yaşayış ve deneyimlerine dâhil olmasıdır. Başka insanların yaşayış ve deneyimlerine ortak olan gençlik inanıyorum ki ülkesi ve milleti için başarılı örnek gençlik oluşturur. 

 

İnsan hayatının şu noktasına dikkatinizi vermenizi istirham ediyorum. İnsanın dolayısıyla çocuklarınızın yüreğinden imanı, adaleti ve sevgiyi alırsanız, yüreğinde çürümüş bir sevgi bırakırsınız ve bu çürümüşlük empati yapmaya izin vermez ve çocuklarınızı kin, nefret, düşmanlıkla dolu acımasız bir nesili kendi ellerinizle yetiştirmiş olursunuz. 

 

Böyle bir nesil yetiştirmek istemiyorsanız çocuklarınızı karşılıksız sevin ve onlarında insanları karşılıksız sevmesine, paylaşmasına ve hayatı sevgiyle sorgulayarak bilinçli ne yaptığını bilen seven empati yapabilen gençler yetiştirmek olmalıdır. 

Neden Empati Göstermeliyiz?

Allahın sözü, bize komşularımızı kendimiz ve bizi sevdiği gibi sevmenin ne demek olduğunu insanlarla paylaşmamızı istemiştir. 

 

Acı çekenlerle empati kurduğumuzda, acı çeken insanları yargılamaya, suçlamaya ve kınamaya da daha az eğilimli oluruz.dolayısıyla En kötü durumda olduğumuzda derse değil teselliye ihtiyacımız olduğunu anlarız ve görürüz. 

Empatideki varlığımız, kimsenin tek başına acı çekmemesi için acının yükünü paylaşmakla ilgilidir. Bu bize, iyileşmeyi getiren içgörüyü elde edene kadar acının üstesinden gelmek için ihtiyacımız olan güvenliği sağlar. Güvenli yaşam toplumun en alt katmanından en üst katmanına yayılmalıdır.

 

Kültürel düzeyde de empatiye çok ihtiyacımız var.  “Dünyada bir kalp sorunu var” ve acı çekenlerin acısını (ekonomik yoksulluktan ya da kimsesizlerin) hislerini kabul edene kadar, birlikte iyileşmeye başlayamayız. 

 

Empati, bir kişinin duygusal durumunu çözmeye veya düzeltmeye çalışmayı gerektirmese de, sevgiyle birlikte şefkatimizi artıran empati, herkesin acılarına kayıtsız kalan bir dünyada bizi sevgi ve adalet için çalışmaya motive edebilir.

 

Empati daha sonra fikir değişikliğine yol açar ve bu değişim insan karakterini sevgi ve empati yüreğini büyütmeye beslemeye devam ederek toplumsal kalkınmanın ve refahın gelişmesinin önünü açarak toplumsal refahı besler.  Allah cümlemizin empatisini geliştirsin ve birbirimize şefkatle, sevgiyle, iyilikle ve yardımsever olmamıza yardım etsin.  İnsan ne ekerse onu biçer lütfen bunu unutmayın. “

Kaynak: ajansbalikligol.com