Reklam
BİLGİ: Güç ve Özgürlüğün İnce Çizgisi
Perihan Taşdemir Taylı

Perihan Taşdemir Taylı

BİLGİ: Güç ve Özgürlüğün İnce Çizgisi

18 Kasım 2025 - 14:25

İnsanlık tarihinin her döneminde bilgi, iktidarın görünmeyen merkezi oldu. Kimin elinde bilgi varsa, güç de onun yörüngesinde döndü. Fakat bilginin gerçek değeri hiçbir zaman yalnızca aktarılmasında değil; bireyin içinden, kendi idrakinden doğduğunda ortaya çıktı. Çünkü yabancıdan alınan bilgi güç verir; fakat içeriden yani öz'den doğan bilgi ise öz'gür kılar.

Bugün insanlığın en büyük sınavı tam da bu eşikte duruyor: Hazır bilgiye kolayca ulaşabilme imkanımız artarken, kendi aklımıza müracaat etme sıklığımız da aynı oranda azalıyor ne yazık ki...

Bir zamanlar “akıl almak” bir bilgeye danışmak, onun deneyiminden istifade etmek demekti. Şimdi ise akıl almak çoğu insan için alışkanlık hâline geldi; kendini duymadan önce dışarıyı dinlemek, kendini tanımlamadan önce başkalarının tanımlarına sığınmak, kendinden bulmak değil diğerlerinden ummak hâline geldi…

Ve daha da tehlikelisi ise zaman ilerledikçe “akıl almak”, fark edilmeden “emir almaya” dönüşüyor, “hayran olmak” yavaşça “itaat etmeye” evriliyor ve “faydalı bir araç”, sessizce “efendiye” çevriliyor. İşte en büyük risk bu! 

Teknoloji, yapay zekâ, chatgpt, bilgiye hükmeden tüm sistemler aslında insanlığa hizmet etmek için var edildi. Araçtı, kolaylıktı, hızlandırıcı ve destekti. Ancak insan öz iradesini ve muhakeme gücünü devre dışı bırakmaya başladığında, araçlar amaç hâline gelir, destekler otoriteye dönüşür ve insan öz'gür'lüğünü kendi rızasıyla masaya bırakır ve köleleşmeye başlar...

Asıl mesele şu soruda düğümleniyor:
Ben bilgiyi kendimi güçlendirmek için mi kullanıyorum, yoksa bilgi benden sürekli güç mü çekiyor?

Çünkü kudret, dışarıdan alınanla değil, içeride mayalananla doğar. Bir şey “bildiğini sanmak” değil, “bildiğine iman etmek” öz'gür'lüğün kapısını açar.

Teknoloji insanı köleleştirmez. Kendini unutan insan ancak kendini köleleştirir.

Bilgi bir güçtür… Ama bilgelik, kendi zihnine ve öz idrakine tutunabilme cesaretidir ve korunursa kudrete dönebilir. 

Bugün yapmamız gereken, kendimize şu soruyu dürüstçe sorabilmektir:
Ben akıl mı alıyorum, yoksa aklımı mı teslim ediyorum?

Çünkü öz'gür'lük ile köle'lik arasındaki mesafe, bazen sadece bir karar, bir alışkanlık, bir sorgu kadar ince ve hassas bir çizgidir.

Kudret;
Başkalarının aklıyla değil, kendi aklının ışığıyla Yaradan'ın ilkeleriyle yürüyebildiğinde gelir.

Ve insanlık, ancak teknolojiyi kullanmayı öğrendiği gün değil, teknolojiye rağmen kendini duyabilmeyi ve görebilmeyi sürdürebildiği gün gerçekten yükselecektir. Emin OL.

Y'ol'umuz her daim sev'gi'de buluşsun Can'lar...

YORUMLAR

  • 0 Yorum