Gün geçmiyor ki yeni bir gelişme, yeni bir olay vukuu bulmasın, daha dün galoşla tarlada elektrikli traktör, önce ki gün 2016 da yerli araba yollarda, bugün ise İtalya’dan gemilerle gelen son model ve son teknoloji ile donatılmış yerli arabalar.
Bir vatandaş ve yurttaş olarak ülkemin gelişmesi, zenginleşmesi ve refah seviyesinin artmasını canı gönülden isteyen biri olarak katma değer alanında yapılacak her türlü üretimin destekçisiyim. Kendi silahımızı, milli uçağımızı, milli tankımızı görmek ve bunlarla gurur duymamak elde bile değil. Tıpkı kalp atışı gibi kontrol edilemez bir heyecan ve şeref meselesi.
Dünyanın en verimli topraklarına sahip olan ülkemde tarımın bilinçli olarak bitirilmesi, eğitimin yerlerde olması, savaş halindeki Suriye’den patates ithal etmemiz, Bulgaristan’dan saman ithal etmemiz, Sırbistan’dan canlı hayvan ithal etmemiz gibi konuları bu gelişmelerin yanında görmezden gelmek en doğrusu galiba. Nerdeyse robotik kodlamada geldiğimizi nokta Japonları, nano teknolojide ürettiğimiz akıllı cipler yüzünden Amerikalıları, savunma sanayisinde attığımız hamleler ile tüm Avrupa’yı kıskandırır hale geldik.
Bu daha bir şey mi diyanet yüzünden Suudileri, maliye bakanımız sayesinde de IMF yi çok şükür ki kıskandırır hale geldik. Ne diyelim dış güçler artık utanmalı daha da bunca gelişmelerden sonra akıllarını başlarına almalıdırlar. Bunca yapılanların seçim yatırımı olarak görmeyiniz lütfen. Yatırım dediğiniz fabrikasıyla alt yapısıyla ve vizyonuyla ortada görünür haldedir.
Bu durumda en geç 2023 yılına kadar yerli ve milli dediğimiz tüm gelişmeler kendini göstermez ise varın gerisini siz düşünün.
Aradan üç yıldan fazla süre geçmesine rağmen jet fazılları aratmayacak hızla araba üretileceği ve yerli milli olacağı haberleri daha dünmüş gibi aklımda. Neyse sözü fazla yormadan ‘Ya Öyle değilse’ sorusunu sorabilecek babayiğitlere, hemen her fikre teslim olmadan düşünebilen adam gibi adamlara selam olsun.
YORUMLAR