Henüz kısmen meydana çıkarılan
medresenin açık avlulu ve çift katlı medreseler gurubuna girdiği görüldü. Çalışmalarda
medresenin anıtsal kapısı, koridoru ve sığ havuzlu kuyusu tamamen, oldukça
düzgün taş döşeli avlusu, avlu merkezindeki platformu, avlu etrafındaki revakı,
revaka açılan tonozlu dikdörtgen odaları, eyvanı, mescidi ve öğrenci odaları
kısmen gün ışığına çıkarıldı. Ortaya çıkarılan eser avlusunda platform
olmasıyla benzeri olmayan medrese planını göstermektedir. Bu yıl medresenin
tamamının meydana çıkarılması planlandı.
Harran Ulu Cami’nin hariminde 2019 yılında yapılan
restorasyon amaçlı kazı çalışmasında ise doğu duvarı bitişiğinde 3. ve 4. sahın
hizasında, harim tabanından yaklaşık 0.80mt yüksekte dikdörtgen planlı iki mekân
meydana çıkarıldı. Harimin batısında da
bu mekânların simetriğine rastlanıldı. Harimin her iki yanındaki bu odalar öğrencilerin
eğitiminde kullanılmış olmalıdır.
İbn Şeddat ve diğer kaynaklardan Harran’da Orta Çağ’da
NureddinMahmûd, Hacı Naam Hanım,Şemseddin Şakîr (Şukayr), Şemseddin Ebû Muhammed b. Selâme el-Attâr ve Muhammed
b. el-Hadır b. Muhammed el-Harrani medreselerinin olduğu bilinmektedir.Araştırmacılar
ise Battani, Sabit Bin Kurra, İbniTeymiyye, Yunus et-Tabîb el-Harrânîv.b.
yüzlerce bilim insanının Harranlı olduğunu ifade etmektedir. Bazı araştırmacılar
bu eğitimi Harran Okulu düzeyinde değerlendirip “Harran Okulu, Harran’da yetişen
yüzlerce bilim insanının eğitim gördüğü tıp, astronomi ve felsefe okulları,
mabetler ve özel mekanlar ile medreselerinin tamamını kapsamaktadır” demektedir.
Harran’da Ay Tanrısı Sin Tapınağı Rahipleri
tarafından yıldız gezegen kültündeki astronomi ve matematik bilgilerinin
korunup geliştirildiği, bu bilgilerin Helenistik dönemde Büyük İskender/Grekçe
Kitaplar ve Hermetik Düşünce ile kaynaştığı, M.S. 6. yüzyılda Harran’ın
Simplicius/Yeni Platonculuk felsefesiyle tanıştığı anlaşılmaktadır.
Edessa-Rhasenna-Rakka-İskenderiye-Antakya-Cundişapur-Bağdat okulları ile Harran
arasında ilişkinin olduğu Orta Çağ İslami dönemde ise Harraniler/Sabiler’in de
büyük katkılarıyla Grekçe’denSüryanîce ve Arapça’ya tercüme faaliyetleri;
Platon, Aristoteles, Hippokratesv.b. bilim insanlarının eserlerinin tercüme
edilmesi yıldız ve gezegenlerin incelenmesi, simyacılığın yaygınlaşması,
Çevirmen, Gökbilimci, Astronom, Matematikçi, Tıpçı, Edebiyatçı, Felsefeci, Fıkıhçı,
Tasavvufçu Harranlı bilim insanlarının yetişmesini sağlamıştır.
Harran
medreseleri özellikle M.S. sekiz ve dokuzuncu yüzyıllarda da antik dünyanın
felsefi mirasını İslam dünyasına aktardı. Harran medreselerinde eğitim
görmek için diğer şehirlerden hoca ve öğrenciler geldi. Harran’dan Endülüs’e
ulaşan bilim insanları (Yunus et-Tabîb el-Harrânî (ö. 268/881), Ahmed b. Vasîf
(ö.365/975, göz doktoru) ve kitaplar, Endülüs’ün bilim ışığına katkı sağladı.
Harran’da
tıp okulu kurulup, hastaneler inşa edildi. Tıbbi ilaçlar yapılıp, çarşılarda
satışa sunuldu. İcat edilen küresel usturlap ve hassas teraziler diğer
şehirlere de ihraç edildi. Damıtmanın kullanımıyla esansiyel sıvılar, yağlar
elde edilip, çarşıların miskçi dükkanlarında yerini aldı. Harranlı bilim insanlarının görüşleri çeşitli İslâm
âlimlerini ve akımlarını etkiledi. Harran’daki Hermetik düşünce de dönemin
düşünürlerini etkiledi. Harranlı bilim insanları Harran, Rakka, Bağdat
(Beyt’ülHikme), Şam, Halep ve Endülüs medreselerinde hocalık yaptı. Harranlı
bilim insanlarının çevirileri ve kendi yazdıkları kitaplar anılan medreselerde ders
kitabı olarak okutuldu.
Dünyanın en eski üniversitelerinden biri olduğu ifade edilen
Karaviyyin Üniversitesi (Fas 859),KaraviyyinCami’nin etrafına kurulan medrese
ve kütüphanelerden oluşmuştur. Bu okuldaİslami
ilimlerin yanı sıra tıp, astronomi, mantık, felsefe ve matematik gibi bilimler
de okutuldu. Harran Ulu Cami de etrafındaki medreselerle Karaviyyin
Cami’ne benzemektedir.
Harran’da yapılan çalışmalar değerlendirildiğinde,
Harran Ulu Cami ve çevresinde eğitim-öğretim kurumlarının yoğunlaştığı
anlaşılmaktadır.Bilim
insanlarının gerek el yazması bilimsel kitaplarıgerekse icatlarıyla Endülüs’e
kadar derin izler bırakmış olan Harran’da özellikle M.S. 717-1272 yılları
arasında oluşan kurumsal eğitim-öğretim yapısı M.S. 9.-10 yüzyıllarda zirveye
ulaştı.Günümüzde Harran’da bu kurumsal yapılardan birisi olan medrese, ders
verilen eyvanlarıyla, öğrenci odalarıyla, avlusuyla ve mescidiyle gün ışığına
çıkarken, Dünya’nın İlk Üniversitesi olarak da adlandırılan Harran’daki
eğitim-öğretim yapısı da tescillenmiş oldu.
YORUMLAR