Reklam
Reklam
Yardım Kuruluşları Milleti Yardıma Alıştırıyor. (Mu)?
Mustafa Tosun

Mustafa Tosun

Yardım Kuruluşları Milleti Yardıma Alıştırıyor. (Mu)?

18 Aralık 2023 - 21:03

Uzaktan bakınca mantıklı gibi görünen bu cümleye yakından bakarsak şayet şu sonuca varıyoruz: O halde zekat emri boş, infak emri boş, sadaka emri boş.... “Allahım bunları sen alıştırıyorsun yardıma” dememiz lazım. Haksız mıyım?

 

O halde kardeşlerim. Lütfen uzaktan parlak görünen bu gibi sözlere yakından bakalım, odaklanıp öylece analiz edelim.

 

Arkadaş diyor, "eğitim şart eğitelim". E tamam da adam karısını ve çoluk çocuğunu terk edip gitmiş, yahut hapse girmiş şimdi biz bu aileleri yüzüstü bırakıp gidip adamı mı eğitelim?

 

Tamam çocukları eğitelim ama her eğitimin sonucu yüzde yüz garanti başarı mı? Balık tutmayı öğretelim ona da tamam. Herkesin yapısı mizacı durumu aynı mı? Makine mi bu?

Kötülükle mücadele sadece yardım kuruluşlarının mı görevi? Sen de görevlisin kardeşim öyle değil mi?

 

Yardım kuruluşlarını geliştirmek için eleştirene amenna. Diğer türlüsünü mantık, bilgi analiz ile çok rahat çürütebiliriz. Orada yapılan usulsüzlükler varsa da onu da net ortaya koyup eleştirmek lazım. Ama sağlam bilgilerle, sanıyorum diyerek değil.

 

Ayrıca eğitelim diyorsun kardeşim haklısın. Yardım çalışmaları dolaylı yoldan eğitime bak nasıl katkı sunuyor: Ailelerin okula giden çocukları var. Bu çocuklara her sene kırtasiya ve okul kıyafeti yardımı yapılıyor. Bu çocukların okula devam ediyor olması bile bir başarı sayılmaz mı? Aileye verilen gıda, yakacak, giyim yardımları dolaylı yoldan çocukların eğitimini desteklemiş olmuyor mu? Daha nasıl olsun okul varken ayrı bir okul mu yapsınlar, maaşlı öğretmen mi tutsunlar. Nasıl olsun mesela? Eksik bulmak kolay kardeşim. Asıl zor olan önce yapılanın kıymetini farketmek. Ondan sonra eksik söylemek insaflı olmak zorunda bırakır insanı.

 

Yardım kuruluşlarının işleyişi vs’ler ile ilgili net birinci ağızlardan bilgi almayana kadar veya kulaktan duyduğun bilgileri birinci yetkililerden teyid etmeyene kadar topluma ilan etmemelisin. Bu da büyük bir vebaldir.

 

“Yardıma alışıyorlar” tezi bizlerin de gündeminde. Ancak olaya biraz daha yakından bakalım. Her ay düzenli olarak gıda, fatura ödemeleri, kira yardımı yapıyor muyuz biz? Yani bunlar garanti mi? Devletin sosyal yardımını saymıyorum. Onun belli şartlarda olana cüzi miktarda yardımı oluyor ama o da “oh kafam rahat” diyecek moda getirmiyor insanı. Yardım kuruluşların da yardımları yüzde yüz garanti gelecek de değil. Bu nedenle insanlar kıt kanaat geçinmeye devam etmek zorundalar. Evde çalışan varsa bir tık rahat edebiliyorlar ki yine de zor geçiniyorlar. Zira kira ve faturalar zaten elde olanı tüketiyor. Bu nedenle biz elimizde yardım malzemesi fazla olunca durumu çok kötü olanlardan sonra kiracı asgari ücretlilere yöneliyoruz. Bir destek mahiyetinde…

 

Hasılı yardıma alışacak kadar düzenli, garanti ve elde artan bırakacak bir yardım olmuyor. Bu nedenle yardım kuruluşlarını milletin gözünde düşürecek hamleler büyük vebaldir. Varsa hataları hikmetlice bizzat yetkililere ileterek düzeltmek gerekir. Yoksa beşerin olduğu yerde hata olmaz diyemeyiz. Ama bunu insaflıca yapmak kaydıyla…

 

Urfada özellikle aile dramlarından kaynaklanan mağduriyetler o kadar çok ki… Anlatmakla bitmez. Üvey annelerini tek başına ortalıkta bırakan üvey anneler mi dersiniz, başka kadınlara varıp ilk eşini çocuklarıyla ortada bırakan alçak erkekler mi dersiniz, hapse giren adamların aileleri mi dersiniz, babaları vefat edenler mi dersiniz… Bu nedenle gönlü zengin infak ehline olduğumuz bu köprüyü yıkmadan sağlamlaştırmak her zaman önemlidir. 

YORUMLAR

  • 1 Yorum