Reklam
Reklam
İdeal Eğitim için Lokman (asv) Modeli -3
Erkan Furkanoğlu

Erkan Furkanoğlu

İdeal Eğitim için Lokman (asv) Modeli -3

16 Ekim 2023 - 15:44

Bütün insanlığın eğitimini ve ahlakını iyileştirmek için evrensel güzelliklerin ilkelerini kelamı ve kitabı olan Kur’an-ı Kerim’de beyan eden Rabbimiz, rol model almamız için de bizler gibi insan olan aynı zamanda İlahi terbiyede yetiştirdiği peygamberlerin bizlere rehberlik etmelerini sağlamıştır.
Lokman Suresi’nde de Kur’an’ın, ancak güzel işler peşinde koşanların faydalanabileceği en doğru ve en yararlı bilgiler içeren hidayet rehberi, hikmet dolu bir kitap olduğu belirtilir. Surede Lokman (as) çocuğuna şefkat ve merhametle yaklaşarak, çocuğun öncelikle ahlaki alanlarda güçlendirmeyi gaye edinmiştir. 
“Ey yavrucuğum! (Hiçbir şeyi) Allah’a ortak koşma. Zira Allah’a ortak koşmak (şirk) çok büyük bir zulümdür.” Allah’ın elçisi ve/veya ilim,hikmet ve bilgelik verilen Lokman (as)’ın kendisi “bir” olan Allah’a iman ettiği gibi oğlunu da öncelikle bu hususta uyarmıştır.
Lokman (as) dosdoğru inancı en başta teşvik ettikten sonra devamla şöyle demişti: 
“Ey yavrucuğum! (Muhakkak bilesin ki yaptığın iş (iyilik veya kötülük) bir hardal tanesi ağırlığında bile olsa, (bu) ister bir kaya parçasının (içerisinde) ya da göklerde veya yer(in derinliklerinde gizli)de bulunsa da, Allah (tartıya koymak ve hesabını sormak üzere) mutlaka onu getirip (açığa çıkarır). Doğrusu Allah (her şeyin iç yapısını ve ayrıntılarını incelikle bilen) Lâtif olandır (ve her şeyden)hakkıyla haberdardır.”
“Yavrucuğum! Yaptığın iş (iyilik veya kötülük), bir hardal tanesi ağırlığında bile olsa ve bu, bir kayanın içinde veya göklerde yahut yerin derinliklerinde bulunsa, yine de Allah onu (senin karşına) getirir. Doğrusu Allah, en ince işleri görüp bilmektedir ve her şeyden haberdardır.” 
Lokman(as) ciğerparesi yavrucuğunu iyi veya kötü yaptığı her şeyi mükemmel olarak gören, gözeten bir ve tek Allah inancı konusunda bilgilendirip her anında ve her işinde doğru düşünerek hareket etmesi hususunda ona sorumluluk bilinci aşılamaktadır.
 Hayatta karşılaşabileceği tüm olaylara bu doğru bilinçle bakmayı öğrenen çocuk, iyi bir insan olmak için gayret edip hayatını daha hayırlı ve değer merkezli hale getirecektir.
 “Ey oğulcuğum! (Allah’a teslimiyet ve vicdani hürriyetin en önemli alâmeti olan) 
Namazı dosdoğru ikame et, 
Ma’rufu (iyi ve güzel olanı) emret,teşvik et,
 (İnsanları) münkerden (kötü ve çirkin işlerden) sakındır; 
(Bunları uygulayacak adil bir sistem kurmaya çalış) ve bunları yaparken sana dokunacak zarar ve saldırılara karşı da sabırla diren. 
Çünkü bunlar azim (kararlılık) gösterilmesi gereken (ve özgüven isteyen önemli ve öncelikli) işlerin (başındadır).”
Kur’an, emir ve yasaklarıyla insanlara biz şuurunu kazandırmayı ister. Rabbimiz Allah, her gün namaz içinde veya dışında defalarca tekrar ettirerek hafızamıza ve hayatımıza hakim kılmak istediği temel anlayışı şu veciz şekilde özetler:
(Ey Rabbimiz!) Sadece bir ve tek olan sana ibadet/kulluk eder ve yalnız bir ve tek olan senden yardım dileriz.
Rabbimiz Allah’ın kelamı olan Kur’an,  hem bireyin hem de toplumun huzur ve refahı için kişilerin diğer insanları da en az kendileri kadar düşünüp, iyilikleri teşvik ve kötülüklerden sakındırma konusunda uyarılmasını gerekli görmüştür.
  Allah’ın insanlığa seçip razı olduğu sistem olan İslam Dini yalnızca bireyin değil, toplumun da inşa ve ihyasını hedeflediği için bizlere çevremizde gördüğümüz yanlışları düzeltme ve iyilikleri teşvik etme sorumluluğunu yüklemiştir.
Bir insanın tek başına kötü bir fiili işlemesi toplumda çok fazla zarar verebilecek bir etki oluşturmayabilir. Ancak toplum bir kötülüğe karşı çıkmaz ve bir süre sonra kötülükler sıradanlaşıp alışkanlığa dönüşürse kötülükler yaygınlaşır ve toplumun tamamı için ifsad süreci başlamış olur. İyiliği topluca emretmenin ve kötülüğe topluca karşı çıkmanın önemi burada ortaya çıkar. 
Test ile tost arasına sıkışan tek yönlü eğitim sistemindeki aşırı rekabetçi tutum kısır döngü sebebidir. Eğitim sisteminin çocuklarımızı yalnızca başarı odaklı yarış atına çevirdiği günümüzde, öğrenciler arasında nefret ve şiddet artmaktadır. Başarısızlığı ve yenilgiyi hazmedemeyen çocuklarda birçok psikolojik problemle birlikte hırs, inat, haset ve ümitsizlik gibi olumsuz duygular gelişmekte ve bu da çocuğun yaşam kalitesini ciddi anlamda düşürmektedir.
İnsanların kapasitesinin üzerinde bir performans bekleyen, çocuğa başarı dışında bir seçenek bırakmayan aileler ve eğitim sistemi ciddi anlamda sorunludur ve ıslahı elzemdir. Başkalarının başarısını takdir etmeyi bilmeyen çocuklar akademik ve sosyal alanda sıkıntı yaşamaktadır. Oysa toplum ancak insanların birbirine desteğiyle yükselir, gelişir ve ilerler. Bu gerçeği göz ardı etmek toplumun en küçük yapı taşı olan aileden başlayarak tüm milletin kalkınmasını olumsuz olarak etkilemektedir. Başkalarının da mutluluğu, başarısı, huzuru için sevinebilen çocuklar yetiştirdiğimizde dünya daha yaşanabilir ve güzel bir yer olmaya başlayacaktır.
Selam, dua ve muhabbetlerimle…
A.Erkan FURKANOĞLU
15.10.2023 /05.04
Yunusemre / MANİSA

YORUMLAR

  • 0 Yorum